Covi̇d-19 Pandemi̇si̇ İzni̇ İle Açik Ve Kapalı Cezaevleri̇nden Tahli̇ye Olanların İzi̇n Süreleri̇ Bi̇tti̇ği̇nde Ne Yapmaları Gereki̇yor?

Anasayfa > Makaleler > Covi̇d-19 Pandemi̇si̇ İzni̇ İle Açik Ve Kapalı Cezaevleri̇nden Tahli̇ye Olanların İzi̇n Süreleri̇ Bi̇tti̇ği̇nde Ne Yapmaları Gereki̇yor?

COVİD-19 PANDEMİSİ İZNİ İLE AÇIK VE KAPALI CEZAEVLERİNDEN TAHLİYE OLANLARIN İZİN SÜRELERİ BİTTİĞİNDE NE YAPMALARI GEREKİYOR?

Hükümlü veya tutuklulara 5275 sayılı CvGTİHK kapsamında mazeret izni, özel izin, iş arama izni gibi izinler verilebilmektedir. Bu kapsamda;
7242 sayılı Kanun ile İnfaz Kanunu’na eklenen Geçici 9’uncu maddenin 5’inci fıkrası uyarınca Covid-19 salgın hastalığının ülkemizde görülmüş olması sebebiyle,

  1. Açık ceza infaz kurumlarında bulunanlar ile
  2. Kapalı ceza infaz kurumunda bulunup da açık ceza infaz kurumlarına ayrılmaya hak kazanan hükümlüler,
  3. 105/A maddesi kapsamında denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak cezasının infazına karar verilen hükümlüler ve
  4. 106’ncı madde veya diğer kanunlar uyarınca denetimli serbestlik tedbirinden yararlanan hükümlüler,

31/05/2022 tarihine kadar dönemsel olarak yapılan uzatmalarla 2 yıllık bir süre boyunca izinli sayılmıştır.

-CTE Genel Müdürlüğü’nce yapılan son açıklama ile;

Açık ceza infaz kurumlarında bulunanlar ile kapalı ceza infaz kurumunda bulunup da açık ceza infaz kurumlarına ayrılmaya hak kazanan hükümlüler, 5275 sayılı yasanın 105/A maddesi kapsamında denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak cezasının infazına karar verilen hükümlüler ülkemizde yaşanan salgın süreci nedeniyle Covid-19 iznine gönderilmiş olup söz konusu izinler 31.05.2022 tarihinde sona erecektir.”

“Salgın hastalığın seyri, vaka sayılarındaki düşüş ve aşılama oranı dikkate alınarak Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu tavsiye kararları doğrultusunda ülke genelindeki normalleşme süreci nedeniyle Covid-19 izninde bulunan hükümlülerin 31.05.2022 tarihi itibariyle açık ceza infaz kurumlarına dönmeleri; denetimli serbestlik yükümlülerinden hakkında denetim planı hazırlanarak yükümlülükleri belirlenmiş olanların 1 Haziran 2022 tarihinden itibaren denetim planlarında yazan yükümlülüklere aynen uymaları, hakkında henüz denetim planı hazırlanmamış olanların 1 Haziran 2022 tarihinden itibaren ilgili denetimli serbestlik müdürlüğüne müracaat etmeleri ve işlemlerini başlatmaları gerekmektedir.”

Hükümlülere verilen bu izinde geçen süreler hükümlülükte geçirilmiş sayılacaktır. (CvGTİHK m.97/1) Hükümlülükte geçecek sürenin dışarda geçirilmesi anlamında avantaj sağlayan bu hüküm karşısında izinden dönmeme ve geç dönmenin sonuçları ise 5275 Sayılı Kanunun 97. Maddesinde düzenlenmiştir:

Hükme göre, “(1) İzinden dönmeyen veya iki günden fazla bir süre geçtikten sonra dönen hükümlüler hakkında Türk Ceza Kanunu'nun 292’nci ve izleyen maddelerinde yazılı hükümler uygulanır. (2) İzin süresini iki gün veya daha az bir süre geçiren hükümlüler hakkında disiplin işlemi yapılır. İzinli iken firar eden hükümlüye bir daha izin verilmez”.

Görüleceği gibi kanunda izinden dönmemenin yaptırımı olarak ikili ayrıma gidilmiştir. Kanuna göre verilen iznin bitimi tarihinden itibaren iki günden fazla geçenler hakkında TCK 292 ve devamı maddeleri uygulanacak, iki gün ve daha az süre geçenler hakkında ise yalnızca disiplin işlemi uygulanacaktır.

 HÜKÜMLÜ VEYA TUTUKLUNUN İZİNDEN DÖNMEMESİ-KAÇMASI

(1) Tutukevinden, ceza infaz kurumundan veya gözetimi altında bulunduğu görevlilerin elinden kaçan tutuklu veya hükümlü hakkında altı aydan bir yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

(2) Bu suçun, cebir veya tehdit kullanılarak işlenmesi halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

(3) Bu suçun, silahlı olarak ya da birden çok tutuklu veya hükümlü tarafından birlikte işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza bir katına kadar artırılır.

(4) Bu suçun işlenmesi sırasında kasten yaralama suçunun neticesi sebebiyle ağırlaşmış hallerinin veya kasten öldürme suçunun gerçekleşmesi ya da eşyaya zarar verilmesi durumunda, ayrıca bu suçlara ilişkin hükümlere göre cezaya hükmolunur.

(5) Bu maddede yazılı hükümler, ceza infaz kurumu dışında çalıştırılan hükümlüler ile hapis cezası adlî para cezasından çevrilmiş olanlar hakkında da uygulanır.

            Görüldüğü gibi TCK 292. Maddesinin bu hali ile hükümlünün tutukevinden veya görevlinin elinden kaçması durumunda bu suç oluşacaktır. Dolayısıyla bu suç ancak icrai hareketlerle işlenebilecektir. Mevzuat hükümleri ve Yargıtay uygulamaları, izinden yasal süresi içerisinde dönmeme fiilinin TCK Madde 292’deki suçu oluşturacağı yönündedir. Dolayısıyla hükümlülere verilen iznin bitiş tarihinden itibaren 2 günden fazla süre geçtiğinde 5237 sayılı CvGTİHK 97. Maddesinin yaptığı atıf nedeniyle hükümlüler TCK 292 ve devamı maddeleri gereğince cezalandırılacaktır.

Yukarıda belirtilen şartlara bağlı olarak yararlandığı izinden dönmeyen veya iki günden fazla süre geçtikten sonra dönen bir hükümlü, İnfaz Kanunu’nun 97’nci maddesine 7242 sayılı Kanunla eklenen 3’üncü fıkra uyarınca;

“İzinden dönmeyen veya iki günden fazla bir süre geçtikten sonra dönen hükümlüler ile firar eden hükümlülere bir daha özel izin verilmez.

Hastalık veya zorunlu bir nedenle dönüşün imkânsız hâle gelmesi durumunda, hükümlü izin belgesiyle bulunduğu yer Cumhuriyet Başsavcılığına başvurur. “

Bu hâlde, hükümlü o yer kurumuna alınır ve durum, en seri haberleşme araçlarıyla izne ayrıldığı kuruma bildirilir. Hastalığın tedavisinin tamamlanması veya zorunlu nedenin ortadan kalkması hâlinde, hükümlü dış güvenlik görevlisi nezaretinde izne ayrılmış ise, yine dış güvenlik görevlisi nezaretinde, aksi takdirde serbest olarak izne ayrıldığı kuruma gönderilir.

İzne gidiş veya dönüş sırasında yolda herhangi bir zorunlu nedenin doğması hâlinde, hükümlü en yakın kuruma alınır, bu durum izne ayrıldığı kuruma derhâl bildirilir. İzin dönüşlerinde, yolda geçecek yeterli süreyi dikkate almayan hükümlülerin, ikinci fıkrada belirtilen süreler içerisinde gecikmeleri durumunda, mazeretlerine bakılmaksızın haklarında disiplin işlemi yapılır (İnfaz Tüzüğü, m.142/3–6).

Bu kapsamda üstteki düzenlemelerden ayrık olarak 7242 sayılı Kanunla 97’nci maddenin 1’inci fıkrasına; “Salgın hastalık, doğal afet, savaş veya seferberlik durumunda bu sebeplerden dolayı izinden dönemeyen veya geç dönen hükümlülere ceza verilmez” hükmü ilave edilmiştir.

Bu düzenleme çerçevesinde bahsi geçen zorunluluk halleri dolayısıyla izinden dönemeyen, geç dönen, bu durumu Tüzükteki süreler içerisinde yetkili makamlara bildirme imkanı da bulamayan hükümlüler hakkında, “salgın hastalık, doğal afet, savaş veya seferberlik hallerinden kaynaklanan” zaruret hali dikkate alınarak herhangi bir surette ceza ya da disiplin yaptırımı uygulanmayacaktır.

İzin sırasında suç işlemeye özgü (firar suçu dışında) özel bir düzenleme Kanunda ve Yönetmelikte mevcut değildir. Özellikle açık cezaevinde bulunan hükümlülerin, tutuklanmalarını gerektirmese de (başka suçtan tutuklanma kapalı kuruma dönme sebebidir.) suç işlemeleri halinde, kapalı kuruma iadeye ilişkin düzenleme bulunmamaktadır.      

YARGITAYIN UYGULAMAYA YÖNELİK İÇTİHADI

Cezayı kaldıran şahsi sebep getiren bu hükmün yeni olması ve bu kadar yaygın bir hastalık tehdidinin ülkemizde ilk kez görülmesi karşısında hükmün nasıl uygulanacağı, hükümlünün salgın hastalık nedeniyle yaşanacak gecikmeyi bildirim yükümlülüğünün bulunup bulunmadığı hususlarını değerlendirdiğimizde;

5275 sayılı CvGTİHK’da yapılan son değişiklikten önce Yargıtay, hükümlünün hastalık nedeniyle zorunlu sebepten ötürü bağlı bulunduğu ceza infaz kurumuna dönmemesi halinde TCK’nın 292. Maddesindeki suçun oluşmayacağına karar vermiştir.

“…Dosya kapsamına göre, açık ceza infaz kurumundan özel izinle ayrılıp izin bitim tarihi olan 5.3.2015 tarihini takip eden iki gün içerisinde infaz kurumuna teslim olmayan hükümlünün, 4.3.2015-10.3.2015 tarihleri arasında Devlet Hastanesinde yatarak tedavi gördüğünün adı geçen hastanenin 14.4.2015 tarihli yazısı ekinde gönderilen raporlardan anlaşıldığı, ayrıca hakkında firar sebebiyle yakalama kararı çıkartılan hükümlünün 10.3.2015 tarihinde bahse konu hastanede tedavi görmekte olduğunun tespit edildiğinin aynı tarihli yakalama evrakından da anlaşıldığı cihetle, hükümlünün itirazının kabulü yerine yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, … CMK'nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 01.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.” (YARGITAY 9. CEZA DAİRESİ E. 2016/375 K. 2016/2152 T. 1.3.2016)

“…İncelenen dosya kapsamına göre somut olayda; Açık Ceza İnfaz Kurumunda başka bir suçtan hükümlü olarak bulunan hükümlünün, 24.10.2012 günü saat 09.20'den itibaren 7 gün idari izne ayrıldığı, iznin bitim tarihi olan 31.10.2012 tarihinden itibaren 48 saat geçmesine rağmen ceza infaz kurumuna dönmediği, izinden dönmesi gereken 31.10.2012 tarihinden itibaren henüz iki gün geçmeden 02.11.2012 tarihinde tedavi için Araştırma Hastanesine yatışının yapıldığı tespit edildiğinden, sanığın üzerine atılı suçu oluşturmayacağı gözetilmeden, sanığın beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesinde, İsabet görülmediğinden anılan kararın kanun yararına bozulmasına karar verilmesi uygun görülmüştür. …” (YARGITAY 16. CEZA DAİRESİ E. 2016/1218 K. 2016/974 T. 23.2.2016)

Salgın hastalık durumunda yani Covid-19 nedeniyle hükümlüye ceza verilmeyeceği açıktır. 5275 sayılı kanunun 97.maddesi uyarınca verilecek karar ceza verilmesine yer olmadığı kararıdır. Salgın hastalık nedeniyle yaşanacak gecikmenin uygulaması yoktur. Bu nedenle, hükümlünün salgın hastalık nedeniyle verilen iznin bitiminde belirtilen tarihte ceza infaz kurumuna dönmesi, dönmesinin mümkün olmadığı durumda, bulunduğu yer cumhuriyet savcılığına başvurması gerekmektedir. (Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Tüzük m.142)  

SONUÇ

5275 sayılı kanunda getirilen geçici madde ile COVID 19 salgını nedeniyle bir kısım hükümlülere 31/05/2022 tarihine kadar izin verilmiştir. Hükümlülerin süre bitimi olan 01.06.2022 tarihine kadar bağlı bulundukları ceza infaz kurumuna dönmeleri gerekmektedir. Kanuni süre içerisinde ceza infaz kurumuna dönmedikleri takdirde TCK 292 ve devamı maddelerince cezalandırılacaklardır. Ancak 7242 Sayılı Kanunla 5275 Sayılı CvGTİHK Madde 97’ye eklenen cümle ile salgın hastalık durumu mevcutsa hükümlülerin izinden dönememesi veya geç dönmesi halinde hükümlülere ceza verilmeyecektir. Her durumda hükümlü gecikme durumunu bulunduğu yer Cumhuriyet Başsavcılığına başvurarak bildirmelidir.

Mustafa Özdemir Hukuk Bürosu
Mustafa Özdemir Uyuşmazlık ve Çözüm Bürosu
Mustafa Özdemir Hukuk Bürosu

BLOG VE MAKALELER